Aydın Sever – 12 Ağustos 2017
Büyük usta Alfred Hitchcock'un beni en çok
etkileyen filmi 1954 yapımı Rear Window - Arka Pencere’dir.
Rear Window "bir
film nasıl çekilmelidir?" sorusunun cevabıdır. Tek bir mekanda geçer.
Düşük bir bütçeyle çekilmiştir. İlk yarım saat karakterleri tanırsınız
sonrasında film sonuna kadar sizi ekrana kilitler. "Efektsiz gerilim nasıl yapılır" sorusuna da bir cevaptır
film. Türü polisiye gerilimdir.
Jefferies bir gazeteci ve ödüllü bir fotoğrafçıdır. Son
işinde ayağını kırar ve evinde istirahat etmeye çekilir. Yapı gereği adrenalini
seven ve meraklı bir tip olan Jefferies fotoğraf makinesiyle komşularını
gözetlemeye başlar. Hava o kadar sıcaktır ki kimse perdelerini kapatmamaktadır.
Jefferies'in hemşiresi Stella ile yanına
sürekli uğrayan kız arkadaşı Lisa vardır hayatında. Gözetlediği komşuları
arasında bir balerin, orta yaşlarda yalnız bir kadın, bir heykeltıraş,
köpeklerini çocukları yerine koymuş bir karı koca, yeni evli bir çift, hasta
karısıyla yaşayan bir adam ve tek başına yaşayan bir müzisyen vardır. Bir gün
karısı hasta olan adamın evinde bir tartışma yaşanır ve adamın karısı ortadan
kaybolur. Jefferies bunu kendine uğraş edinir ve içinde gazetecilik de
olduğundan merakla bu işin üstüne gider. Sonrasında olay ortaya çıkana kadar
soluksuz izlenir film.
Filmde röntgencilik dediğimiz "haberleri olmadan birilerini izleme ihtiyacını” Hicthcock cinsel yönünden uzaklaştırıp merak yönüne kaydırmıştır.
İzleyiciyi de başkahramanın gözünden izlediği için röntgenci konumuna sokan yönetmen daha sonra izleyicinin de yasak bir şey yapma heyecanından yararlanmıştır. Sonuçta insanların başkalarının hayatını izlemesi gibi bir ihtiyacı olmasa da bu ihtiyacın medya ya da toplum tarafından yaratılabileceğini göstermiştir. Günümüzdeki "biri bizi gözetliyor" formatlı yarışmaların amacı da budur aslında.
Jefferies'in tepkileriyle filmi algılarız. Jefferies'in
kamerası çeker ve film kamerası başkahramanın yüz ifadesine odaklanarak onun
mimikleri ve tepkileriyle izleyiciyi yönlendirir. Böylelikle izleyici tam bir
röntgenci psikolojisi yaşar.
James Stewart ve Grace Kelly |
Filmde James Stewart'ın oyunculuğu yine her
zamanki gibidir. Grace Kelly filmde güzelliğiyle ve kıyafetleriyle arz-ı endam
eder. Öyle ki "bu kadar ilgisiz bir
adamla ne işi var bu güzel kadının" yargısını izleyicide filmin sonuna
kadar canlı tutar Grace Kelly. Hitchcock'un filmlerinde hiç vazgeçmediği güzel
sarışın başrol oyuncusudur o.
Film evliliği sorgular aynı zamanda. Lisa, Jefferies ile
evlenmek istemekte fakat o buna yanaşmamaktadır. Jefferies ve Lisa birbirlerine
pek uymamaktadırlar. Daha sonra Lisa ona duyduğu aşk için biraz değişmeyi kabul
eder. Fakat bu değişim sevdiği adamın istediği kadın olmak olunca ciddi bir
eleştirel bakış girer işin içine. Bir birliktelikte kendin olmak mı yoksa o
birlikteliği devam ettirebilmek için bir başkası gibi davranmak mı? İşte
filmdeki iki insan arasında cevaplanması gereken soru budur.
Tek mekanda birkaç kamera hareketiyle geçen film özellikle
kurguda kusursuzdur. Rear Window iki saate yakın tek bir
mekanda geçen sürekliliği ve gerilimi hiç düşmeyen defalarca izlenebilecek
konusu itibariyle zamana her daim karşı koyabilecek muazzam bir başyapıttır.
Efektsiz Gerilim Nasıl Yapılır Dersi:Arka Pencere
Reviewed by sineMakale
on
Ağustos 12, 2017
Rating:
Hitchcock'un her filmi tek tek sinema okullarında okutulmalı, incelenmeli. Gelmiş geçmiş en başarılı yönetmenlerden biri.
YanıtlaSilHitchcock kürsüsü kurulsa yeridir hatta
SilHithcock ve Bergman der geçerim :)
YanıtlaSilKesinlikle katılıyoruz
Sil