Haber: Semih Kuru
Stephen King’in fantastik
edebiyatın kült eserleri arasına girmiş sekiz kitaptan oluşan eseri Kara
Kule – The Dark Tower nihayet vizyona girdi (Stephen King'in diğer filmleri için tıklayınız) .
İyi ile kötünün ebedi mücadelesini
destansı bir şekilde anlatan Kara Kule, fantastik, bilim kurgu, western ve
korku öğelerini barındırıyor. J.R.R. Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi adlı
kitabından, Sergio Leone’nin İyi, Kötü ve Çirkin’ine kadar birçok çalışmaya
gönderme yapan The Dark Tower - Kara Kule 4 Ağustos’tan itibaren sinemalarda olacak.
Paralel evrenler teorisine de göz
kırpan kitapta, hem son silahşor Roland Deschain’in dünyasını hem de bizim dünyamızı
ve kim bilir başka hangi dünyaları ayakta tutan dünyanın merkezindeki Kara Kule’nin
korunması gerekmektedir. Silahşor Roland (İdris Elba), King’in diğer eserlerinde
de sıklıkla karşılaştığımız Siyahlı Adam olarak da tanınan Walter O’Dim’e (Matthew McConaughey) karşı Kara Kule’yi
savunacaktır.
Ancak böylesine destansı bir eserden uyarlanan filme ilişkin eleştiriler de vizyon tarihi yaklaştıkça yüksek sesle dillendirilmeye başlandı.
Filmin senaryosu Akiva Goldsman,
Jeff Pinkner, Anders Thomas Jensen ve Nikolaj Arcel tarafından yazıldı. Senaryoyu
bizzat onaylayan King, yaptığı bir röportajda senaryo yazarlarının ellerinde
bulunan çok fazla malzemeden kaynaklı olarak ciddi bir zorluk yaşadıklarını
ancak ellerindeki malzemeye bir bütün olarak bakıp serinin tüm kitaplarındaki
öğelerden yararlanarak bu zorluğun üzerinden geldiklerini söylüyor.
Filme ilişkin kafalardaki en
büyük kuşku da bu zaten. Sekiz kitaplık bir seri nasıl bir buçuk saatlik bir
filme sığdırılabilir? Film, dayandığı büyük ölçekli epik bir şahesere ilişkin 95
dakikada ne kadar ipucu verebilecek?
On yıldan fazla bir süredir birçok
Hollywood yönetmeninin hayallerini süsleyen bu filmi yöneten talihli isim ise tam
bir Stephen
King hayranı olan Danimarka sinemasının önemli isimlerinden Nikolaj
Arcel. Arcel de eleştirilerden nasibini almış. Hikâyeye düz ve ilgi
çekmeyen bir tarzda yaklaştığı ve böylesine bir eserden cüretkâr ve görkemli bir
yapımı ortaya koyamadığı söyleniyor.
Filme ilişkin herkesin üzerinde birleştiği nokta ise Roland ve Siyahlı Adam olarak da tanınan Walter O’Dim’e ilişkin oyuncu seçimlerindeki isabet.
Silahşor Roland olarak
izleyeceğimiz İdris Elba, üstlendiği rolden büyük mutluluk duyduğunu ifade
ederek, King’in çok zeki ve usta bir karakter kurucu olduğunu ve Roland’ın muhteşem
bir yolculuk yaptığını söylüyor
Elbette filmin en önemli karakteri
Roland ama beni kişisel olarak en çok heyecanlandıran Siyahlı Adam rolüyle
izleyeceğimiz Matthew McConaughey. Gerek karakter olarak, gerekse McConaughey’in
bizzat oyunculuk yeteneği anlamında tıpkı Dark Knight’da Batman’in önüne geçen
Joker’de olduğu gibi Roland’ın önüne geçme potansiyeli taşıyor. Zaten yönetmen
de bir söyleşisinde bunu vurguluyor. Önce karaktere değinen Nikolaj
Arcel, “Karakterin özü kayıtsız
ve oyuncu ama aynı zamanda acımasız ve ürkütücü bir kötü adam; üstelik görünüşe
göre her şey kontrolünün altında” diyor ve ardından Matthew McConaughey’nin
Siyahlı Adam rolü için mükemmel bir seçim olduğunu ifade ederek; “kendisi son derece çekici, rahat ve sinsi
olduğunu derinden hissettiriyor” diyerek sözlerini tamamlıyor.
Kitabın hayranları tarafından
uzun yıllardır beklenen Kara Kule – The Dark Tower, İdris
Elba ve Matthew McConaughey'den gelen güçlü performanslara rağmen görkemli bir
iş gibi anlamında yeterli olmayacak gibi duruyor. Dolayısıyla Kara
Kule – The Dark Tower eğlenceli, fantastik bir aksiyon filmi izlemek
isteyen seyirciyi memnun ederken, büyük ekranda Kara Kule’yi görmek için
onlarca yıldır bekleyen fanları muhtemelen hayal kırıklığına uğratacak.
Stephen King’den Kara Kule – The Dark Tower Vizyona Girdi… İşte Ayrıntılar
Reviewed by sineMakale
on
Ağustos 03, 2017
Rating:
Hiç yorum yok: